sevgilinin daha çok sevildiği an

terkettiği zaman. haksız mıyım? terkedilince daha çok sevmiyor muyuz? biliyorum sorun bizde.

"iyi ki varsın" dediği an. şu hayatta bi boka yaradığımızı düşünüp seviniyoruz

(bkz: seviştiğimiz an) not: eksiler şelale xd

o hiç sevgilim olmadı. onu hiç "daha çok" sevdiğim bir an da olmadı. hep çok sevdim çünkü. her an karşılıksız sevdim.

söz dinleyip ambitlerine prim vermediği zaman.

kötü huylarınıza, karakterinizdeki minik açıklara uyum sağladığında, sizi onlarla kabul ettiğinde. onların sizi siz yapan şeyler olduğunu bilip; değiştirmek yerine onlara göre davrandığında. (bkz: nabza göre şerbet)

her an, her gün daha çok hayran kalıyorum ona. hep yanımda olsun, ben onu her saniye daha çok severim.

sarıldığı an

anlamsızca gülümsediği her an bence

hiç tecrübe edemediğim bir hadise

moralini duzeltmek için sebeklik yaptığı an

avcumun içini ne zaman öpse ayrı bi seviyorum

koklayarak öptüğü an

terkettigi zaman

sevdiği an.

allah seni başımdan eksik etmesin diyor bütün varımı yoğumu canımı ruhumu verip öylece kalmak geliyor içimden

yine hatırlatayım da.... +gitme kaybedince daha çok seveceksiiin (bkz: leyla ile mecnun)

bir insan bu kadar güzel "hı hı" diyemez.

bugün gözlerimin içine bakarak öyle bir "iyi ki varsın" dedi ki o an dünyada bir tek ben varmışım gibi hissettim. çok seviyorum sözlük çok.

ne sevgilisi. sevilmek mi. bi de daha mı çok? komik şeyler sizi.

ne senin için endişelendiği an ne de kıskandığı an,seni sevdiğini hissettirdiği an işte o an ben yenilirim.

yediği yemekten yedirmesidir

hep daha çok seven taraf ben oldum. ve yaklaşık 9 saat önce falan terkedildim be sözlük... şimdi sabahın beşinde çığlıklar ata ata uyanarak bunları yazıyorum daha fazla ne söylenebilir ki?

bornozla dans ederken

ameliyat sonrası elimi tuttuğu an. düşünsene uyanıyosun annem babam kenarda elimi o tutuyo. not: şimdi belki başkasının elini tutuyo

elinüş tutmaya bile kıyamazsın ama o kalbini söker gider..

bütün savunmasızlığı ile konuştuğu her an.

sivrisineği öldürdüğü için vicdan azabı çektiği an. pişman bir şekilde gelmiş bana sence kötü bir şey mi yaptım sonuçta onunki de can diye soruyor. gel de sevme.

sen tüm çaba ve heyecanla anlatmaya çalışırken yüzünü avuçlayıp “sakin ol, nefes al, anlıyorum” diyip aklından geçen her şeyi önüne serdiği an, kesinlikle

ayrıldığınız an.

Siz bir şey anlatırken ya da sadece öylece dururken, o sizi gülümseyerek izler ya. Heh! İşte o an.

Sizi sizden daha çok düşünmesi. Sabah ki ders için benden önce uyanıp bana kahvaltı hazırlaması ve öpüp hadi balım uyan demesi.

benim twitter biyografim benimkinin profilime baktıktan sonra eklediği biyografi her zaman kendini daha fazla sevdirmeyi başarıyor çakal ama bu yazdığını gördüğüm an bir kere daha düştüm kendisine.

İsmimi öyle güzel söylüyordu ki, ismimi sevmeme neden olmuştu, hele bi de nom nom nom demesi yok muydu tatlı tatlı, öpesin geliyordu, ama yapamıyordum…

Karşıdan karşıya geçerken araba geliyosa elini daha sıkı kavrayıp beklediği an, Beklemediğin anda aldığı minik hediyeyi çıkardığı an, Zaten küçük olan gözleri sabah uyanınca daha küçük ve çekik olduğu an Herhangi birşeyi beceremediği ya da yanıldığı an, Bana bilmediğim bi bilgiyi anlattığı an Sanırım her anı çok seviliyo :)

bazen çocuk gibi oluyor. şaşırdığı zaman nasıl bi tepki vereceğini bilemiyor, salaklaşıyor biraz. işte o an çok masum geliyor bana, daha çok seviyorum. bi gün türk kahvesi içtikten sonra telvesine sevgilimin adını yazıp fotoğrafını çektim. “oha falımda adın çıktı” diye de bi mesaj attım. “aaa çıktı mı gerçekten” diye cevap attı. sevincini görmeniz lazım xd işte böyle zamanlarda ona bayılıyorum. sonra da “ben istesem seni beş dakikada dolandırırım” deyince bozuluyor.

eğer olsaydı benim gibi bir insan evladını sevmesi bile onu her an daha çok sevmeme yetebilirdi ama eksik olan bir şeyler var :d

otobanda kenarında yürürken arabaların olduğu tarafa geçip sen gel burda yürü dediğinde, tüm dünyaya yük hissettiğim zaman bana yük değil, nimetmiş gibi hissettirdiğinde, onu tatlı tatlı sinirlendirdikten sonra gerçekten sinirlenip yüzünü astığında, ayrılma ihtimali üzerine konuştuğumuzda gözleri dolduğunda daha çok seviyorum. normal bir yolda yürüdüğümüz zaman belimden kavrayıp kendine çekerek yanağımdan öpüp koklaması ve sonra "güzel kızım benim" demesi yok mu bu hepsini sollar :)

Bir şey yapmasına veya bir şey olmasına gerek yok . Yıllardır hayatımda, ben her sabah ona önceki günden daha aşık bir şekilde uyanıyorum.

Olduğu an.

Telefonda sesiniz kötü geldiği ve seni görebilseydim iyi gelirdi dediğiniz için işi olmasına rağmen on dakika sonra yanınızda olup size sıkı sıkı sarıldığı andır. Bir de ben seviyorum diye balık kraker getirmiş. Nasıl sevmeyeyim ki şimdi ben